
Prof. Dr. Dönmez, hamilelikte farklı ruhsal dönemler yaşandığını belirterek şu şekilde açıkladı;
"İlk 3 ay: Beklenen ve istenilen bir gebelikse anne adayının temel duygusu tabi ki mutluluk olacaktır. Durum tam tersiyse kaygılar ve üzüntü baskın olabilir. Halsizlik ve sabah bulantıları anne adayının duygudurumunu olumsuz etkileyebilir. Anne adayı tıpkı adet öncesi sendromuna benzer şekilde gergin olabilir. Bebeğini kaybetme korkusu ve bebeğinin sağlık durumu ile ilgili kaygılar belirgindir.
İkinci 3 ay: Genellikle hamileliğin “balayı” dönemi olarak adlandırılır çünkü sabah bulantıları ve yorgunluk gitmiştir, anne adayı kendini daha iyi hisseder. Artık bedendeki değişimler görünür hale gelmeye başlar ve bebeğin hareketleri hissedilir. Beden değişimleri özellikle kilo ve görünüm takıntıları olan kadınlarda kaygı doğurabilir ve kendine güvende azalmaya neden olabilir.
Üçüncü 3 ay: Doğum iyice yaklaştığı için doğum eylemi ve bebeğin yaratacağı yaşam değişiklikleri kaygıların önemli bir kaynağını oluşturur. Bedensel değişimler anne adayını artık iyice zorlamaya başlayabilir ve bu durum gergin hissetmeye neden olabilir."